Komplo Teorilerine Neden İnanırız? Komplo teorileri inanılmaz derecede yaygındır ve tüm modern ve geleneksel toplumların bir parçası gibi görünmektedir. Araştırmalar henüz bir tür komplo teori inancına sahip olmayan bir kültür ve millet olmadığını gösterdi.
Komplo Teorilerine Neden İnanırız?
Komplo Teorilerini Anlamak
Sosyal bilimciler, bir komplo teorisini tam olarak neyin oluşturduğu konusunda fikir birliğine varmışlardır. Komplo teorileri için en uygun ortamlar, sosyal medya, artan haber tüketimi ve COVID-19 salgınıyla birlikte gelen kafa karışıklığıdır.
Komplo teorisi
Komplo teorileri, güçlü insan gruplarının, halkın sorgulamasının önüne geçen gizli eylemlerde bulunduğu fikrini içerir. Bu, doğal olarak, çürütülmelerinin son derece zor olacağı anlamına gelir. Bir komplo teorisyeni, teorisini çürütmeye çalışan herkesin bu teorinin içinde olduğuna inandıracaktır.
Komplo teorilerinin psikolojisi üzerine yapılan bir araştırma, onları 5 ana unsura ayırdı:
- İnsanların ve olayların nedensel olarak birbirine nasıl bağlı olduğuna veya bir model oluşturduğuna dair bir varsayım olduğu
- Komplocuların eylemlerinde kasıtlı olduğu
- Teorisyenin tek başına değil grup olarak çalıştıkları
- Başkalarına zarar verme tehdidi oldukları
- Komplocularun gizlilik içinde hareket ettikleri, -bu da neden genellikle az sayıda kanıt olduğunu açıklar ve aynı zamanda onları çürütmeyi zorlaştırır.
Her üç Amerikalıdan biri küresel ısınmanın bir aldatmaca olduğuna inanıyor. New Yorkluların %49’u ABD hükümetinin 11 Eylül saldırılarında suç ortağı olduğuna inanıyor. Amerikalıların %50’den fazlası Lee Harvey Oswald’ın John F. Kennedy suikastında tek başına hareket etmediğine inanıyor.
Amerikalıların yaklaşık %37’si, Gıda ve İlaç Dairesi’nin (FDA) halkı kanser için doğal tedaviler almasını kasten engellediğine inanıyor.
Komplo Teorilerine Neden İnanırız?
Komplo Teorileri Nasıl Yayılır?
Şu anda diğer zaman dilimlerine kıyasla daha fazla komplo teorisi olduğuna dair bir kanıt yok. Herhangi bir komployu güçlendirmenin çok daha iyi ve daha etkili yolları var.
Herhangi bir fikir, ne kadar temelsiz olursa olsun, internet ile ışık hızında tüm dünyaya yayılabilir.
İnternet, sosyal medyanın ve diğer haber kaynaklarının herhangi bir fikri yaymasına izin verir. Özellikle sosyal medya platformları, kullanıcı katılımını optimize etmek için tasarlandığından, müşteriler bir inanç sistemine gösterdikleri ilgiye dayalı olarak giderek daha fazla fikirle beslenir. Sosyal medyada, iki veya daha fazla paralel bilgi akışı ve olayların tamamen farklı yorumları vardır.
COVID-19, başta sosyal medya olmak üzere her türlü haber tüketiminde büyük bir artışa neden oldu.
Dünya genelinde insanların neredeyse %70’i koronavirüs hakkında daha fazla bilgi edinmek üzere haber sitelerini eskisinden daha çok kullanıyor. Herkes bu virüsün sağlıklarını, ailelerini ve işlerini nasıl etkileyebileceğini anlamaya çalışmakla uğraşıyor.
Bu kadar çok haber arama, haber üreten endüstriye ivme kazandırdı ve aslında bazıları doğru, bazıları yanlış ve bazıları çelişkili olan aşırı miktarda bilgi kirliliğine sebep oldu. Kşilerin, bilgi ortamında gezinmesi ve neye inanacağını veya güvenilir rehberliği nasıl bulacağını bilmesi zorlaştı.
Yapılan araştırmalar, pandemi ile ilgili bilgilerin çoğunun doğru olduğunu ancak asılsız haberlerin daha çok paylaşılıp yayıldığını gösteriyor.
Bildiğimiz gibi, artık pandemiye özel birkaç komplo teorisi var. ABD sakinleri arasında Mart 2020’de yapılan bir anket, dört Amerikalıdan birinin koronavirüsün bilim adamları tarafından kasıtlı olarak geliştirildiğine inandığını ortaya koydu.
Koronavirüsün hiç var olmadığına ve tüm pandeminin bir aldatmaca olduğuna inanan önemli bir popülasyon var. Sosyal medyada ortaya atılan bir başka fikir de, korona virüs testinin kendisinden hastalık bulaştığı…
Komplo Teorilerine En Çok Kim İnanır?
Dışlanmış hisseden veya aidiyet duygusundan yoksun olanların komplolara inanma olasılığı daha yüksektir. Kendini tehdit altında hisseden veya daha düşük gelire sahip olanlar da komplolara inanmaya eğilimlidir.
Komplo Teorilerine Neden İnanırız?
Komplo Teorileri Neden İnandırıcıdır?
Komplo teorileri, insan olmanın bazı temel özelliklerinden yararlanır. İnsan zihni her zaman kalıplar bulmaya ve çevresini anlamlandırmaya çalışır. İnsanlar ayrıca her zaman kendilerini bağlı hissettikleri kabilelerini veya insanları ararlar. Komplo teorileri, bu insan özelliklerinden yararlanır ve bize kendimizi daha güvende hissettirebilecek açıklamalar sunar.
Komplo Teorilerine Neden İnanırız?
Dünyayı Anlamaya Yardımcı Olurlar
İnsan zihni her zaman kalıpları arar, bu yüzden bulutlara bakarken bir yüz görebiliriz. Benzer şekilde, durumlardaki kalıpları da arar ve görürüz. Olaylar ve bir dizi davranış için nedensel açıklamalar arıyoruz.
Tonlarca uyaran ve rastgele olayla kaotik bir dünyayı anlamlandırmaya çalışıyoruz ve teoriler bu anlamlandırmaya yardımcı oluyorlar.
Bir komplo teorisi, ezici olaylar için bir açıklama sağlar. Bir şey hakkında yeterli veri olmadığında merakın giderilmesini sağlar. Temel olarak, insanlar için yanlış bir açıklama, açıklama yapmamaktan daha iyi görünür.
O halde, bir konu hakkında çok az veya çelişkili bilgi varsa, o konu komplo teorilerinin oluşmasına daha çok ortam hazırlar.
Kontrol Edilemeyen Olaylara Karşı Kontrolü Ele Almışız Gibi Hissederiz
Komplo teorileri, insanların kendilerini güvende hissetmeleri ve rastgele olaylar içinde bir tür özerklik veya kontrol sahibi olmaları için bir yol sunar. Kendini kaderin insafına bırakanlar için bir başa çıkma mekanizmasıdır. İnsanlar endişeli olduklarında ve kendilerini güçsüz hissettiklerinde onlara karşı daha hassastırlar. Belirli bir durumda sonuçları tahmin edemediklerini hissedenlerin, komplo teorilerine güvenmeleri daha olasıdır.
Komplo Teorilerine Neden İnanırız?
Komplo Teorilerine Neden İnanırız?
Komplo Teorilerinin Olumsuz Sonuçları
1.Yanlış Bilgi Yayıyorlar
Bir komplo teorisi sadece zararsız bir söylenti değildir. Örneğin, sosyal medya, maskelerin zatürreye neden olduğunu veya oksijen akışını bozduğunu iddia ediyor. Bu tartışmalara ve kafa karışıklığına yol açtı.
Komploların kabul edilmesinin koronavirüs ile ilişkili ölüm sayısını nasıl değiştirdiğini ölçmenin maalesef bir yolu yok. Ama maske ve aşı karşıtlarının hastalığı daha da yaygınlaştırdığı yadsınamaz bir gerçek.
Güçsüzler Daha da Güçsüzleşir
Güçsüz ve inanan kesimde endişe, izolasyon ve dış güçlere karşı savunmasızlık duygularını daha da artırmaya sebep olur.
Çalışmalar, kendisini dışlanmış hisseden özgüvensiz insanlarda komplo teorilerine inanç fazlayken, güçlü bir benlik duygusu olan insanlarda, komplo teorilerini reddetme olasılığının yüksek olduğunu bulmuştur.
Komplo Teorilerine Neden İnanırız?
Belki de komplo teorilerini icat etmeye ve bunlara inanmaya nasıl ve neden yatkın olduğumuzun bazı evrimsel köklerini anlamak, bunlara karşı daha sabırlı olmamızı sağlayacaktır. Bundan sonra, herkes hangi haberin yayıldığı ve bu haberin kaynağı konusunda sorumlu olmayı kendi görevi olarak görmelidir. Ayrıca hangi bilgileri tükettiğimiz konusunda dikkatli olmamız gerekir.
Bknz: Psikolojik Refahınızı Artırmak için 3 İpucu